24 Ara 2010

wirless aşklar

Aşk denilen şey öyle boktan bir şey ki aslında .Bi ne zaman başladığını , bir de ne zaman bittiğini asla bilemezsin. sen tam bağlanırsın , ''O'' bir anda kopar ve siktir olup gider hayatından  ya da tam ''O'' bağlanır,  bu sefer de ''SEN'' kopar ,yeni çekim alanlarına doğru kaybolur gidersin . belirli bir sebebi yoktur hiçbirinin .  ''her şeyin bir sonu vardır'' yasası daha Aşkın ilk gününden çalışmaya başlar . Siz  sinemalarda, sokaklarda elele gezip , sabahlara kadar çatur çutur sevişirken, o size en uygun sonu özenle hazırlamaktan asla çekinmemiştir. Şüphesiz ki, siz de birgün paylaşım merkezinizde sorunlar yaşayacak , kıskançlık krizlerinde boğulacaksınız. Siz birbirinizin şifresini çözmeye çalışırken ,başlarda haddinden fazla zevk alacak , çözdükten sonra ise otomatik kumanda ile yüzeysellikte doruklara çıkacaksınız. Eğer bakmayı bilirseniz yeni ağlar da görebilirsiniz . Yok efendim , ben bakmam tek ağdan bağlanır öyle heyecanlara da gelemem diyorsanız , muhtemeln o ağ bir gün diğer ağlara teslim olacak ve size özgürlüğünüzü son kez çıplak bedeninde sunacaktır. lakin hangimiz heyecandan hoşlanmayız ki? Muhtemel olan sona yaklaştıkça,  birbirimizden uzaklaşırız . ne orantı ama... Aşk bu , nerede çekip çekmeyeceği asla belli olmaz...

11 Kas 2010

... ama bir polyanna var .

  Geçenlerde eve doğru yürürken farkettim ki ben artık hiç birşey düşünmüyorum. Hiç birşey hissetmiyorum.  Çok uzun zamandır hiç kimse gerçek anlamda işlemiyor içime. Ben artık gerçekten hiç birşey düşünmüyorum susarken... Biraz korkutucu.
    Kocaman bi boşluk var düşüncelerimde ve çoğu şeyin anlamını kendim uyduruyorum. Çoğu muttluluğu kendim yaratıyorum .çok güzel çok yalın bir duygu bu. Aslında hayatım ortalama olarak özenilecek cinsten. Hayatımda olmasını istediğim herkes benimle birlikte, istemediklerim ise benden çok uzakta . ilk defa bunu gerçekten tam anlamıyla inanarak söylüyorum çünkü ; artık ne istediğimi çok iyi biliyorum. Herşeyden önce kendimi seviyorum ben. Hiç birzaman Aşk acısı çekmiyorum çünkü istemediğim sürece yalnız kalmıyorum. Birini sevmemem gerekiyorsa ''... ama seviyorum'' diyemiyorum artık . Daha büyük birşey kazanamk için kaybetmekten korkmuyorum. Hayatımın parmaklarımın ucunda top gibi dönmesini istiyorum . İstediğim zaman durdurabileyim ve istediğim zaman devam ettirebileyim. Yaptım ben bunu . Herşey parmaklarımın ucunda artık ve mutlu olmamam için tek bir sebep bile yok . Yanımda olmasını istediklerim istediğim an benimle ve yanında olmak istediğim herkesin o an yanındayım. Bazen kollarında , bazen yanındaki sandalyede, aynı masada , aynı yatakta ,ama her ne olursa olsun , ne zaman istersem onlarlayım . Mutluluktan uçmak değilde çok huzurlu olmak böyle birşey işte .Hem  Çok sevmek hem çok sevilmek gibi işte .

15 Eki 2010

önce;

... kabullenirsin
   sonra zamanla geçeceğine inandırırsın kendini
   ama bu sefer de zaman geçmez...

11 Eki 2010

tamam böyle kalsın

eskiden , bir dakika bile yanından ayırmadığın telefonu , bir yere fırlatıp uzun süre bakmak aklına bile gelmiyorsa sen artık olmuşsun demektir. artık özgürsün . artık hiçbir beklentin yoktur ve hiç ummadığın bir anda duyduklarının , bildiklerinin sadece çeyreği olduğunu öğrendiğin gece, artık inancın da kalmamıştır hiçbirşeye . o bilmez ama sen bilirsin. ve asla senin bildiğini bilemeyecektir.
.....  tamam böyle kalsın http://fizy.com/#s/1agy4s

27 Eyl 2010

Ayarlarınızı sıfırlıyoruz. Lütfen hatta kalın .

küpemin teki yerde halının üzerinde öylece duruyor . diğeri nerde hiç bi fikrim yok. saatlerdir yatağımdan halıyı inceliyorum mal gibi . 3 başta 3 sonda yanyana dizilmiş çiçek figürleri var. halının tam ortasında da biçimsiz geometrik şekiller içine anlamsızca yerleştirilmiş aptal çiçek figürleri var. Gerçekten o kadar aptal görünüyorlar ki... o kadar karmaşık bir düzen var ki artık başım dönüyor.
sabahları herhangi bir  iş için erken kalkmaktan nefret ediyorum. uyanamıyorum... uyansam da fabrika ayarlarımla çalışıyorum. gel git otur kalk beynimin hiç bir hücresi çalışmıyor . hiçbişey düşünemiyorum (ki bu en sevdiğim taraftı). derken karnımın acıktığını hissediyorum. düşünüyorum en son dün akşama doğru yemişim bişeyler . o kadar açım ki ve o kadar üşengeçim ki... bir süre  daha erteliyorum yemek işini . kitap okuyayım bari biraz...  derken yarı uykulu yarı uyanık ama asla uykuda değil şeklini alıyorum . yarın iş görüşmesi için ne giyeceğimi düşünmemin gerektiğini hatırlıyorum ama hazır değilim . beynimi zorlayamam çünkü uykum var ama uyuyamıyorum. zihnim bomboş hiçbişey düşünmüyorum herşey yerli yerinde , herşey kusursuz ama uyuyamıyorum...  
 odayı toplasam diye düşünüyorum sonra hemen vazgeçiyorum . sanki bütün istanbul burda toplanmış gibi yerler hep bardak... biraz daha dursunlar bence . reflekslerim yok kadar az kimbilir kaç dakikadır gözlerimi kırpmamışımdır . öyle birşey ki uyku denilen şey ne ayıksın ne kafan güzel ama sanırım kafam güzel yada bilmiyorum birazdan güzel olabilir belki de hiç olmaz bilemiyorum ... zaman zaman ayarları sıfırlıyoruz hepimiz.

önce;

kulakların tıkanır hiç birşey duymazsın , sonra terlersin ellerin titrer.  işte o zaman ,zaman sonsuza kadar durmuştur artık ...

23 Eyl 2010

Aç Kapa Gözlerini Hepsi Bu Kadar İşte

      Uzun süre sonra yazmayı öyle seviyorum ki ... Bir sürü şey birikiyo anlatacak içini dökecek .İlk olarak baya uzun bir yaz tatilin ardından günlük yaşama dönmek çok sıkıcı geldi . Oysa bu yaz  baya eğlenmiştim ben Kafam hep dolu, hep değişiik bişeyler vardı yapacak .Sevdiklerim yanımdaydı , herhangi bir şey için üzülmeye bile vakit bırakmadılar sağolsunlar . Yeni ve çok değerli insanlar tanıdım , gitmediğim çok yere gittim , tatmadığım birsürü şey tattım ; baya güzeldi yani ... Yine hepsi yanımda , yine acayip güzel yerlere gidicem hatta verdiğim radikal kararlar sayesinde kendi mesleğimle tamamen alaksız ama o kadar da  heycanlı bir sektöre girmeye karar verdim  . Umarım başarırım  ama ; o kadar da şartlamıyorum kendimi , nasılsa ben yine yapacak bir şeyler bulurum .Bu kararımın gereksiz olduğunu düşünen çok insan oldu kendilerine göre haklı da sayılırlar aslında ama ben sadece istiyorum.  Bunu şimdi yaşamam gerekmiş gibi sanki . Sanki yapmazsam çok pişman olacakmışım gibi ...  Okul nasılsa duruyo ,  istediğimde devam edebilirim ve daha çok gencim  mantığıyla çıktım yola ...
     Neyse öyle böyle derken yaz bitti işte. Bütün yaz kışın hayalini kurdum durdum , şimdi ise yazın hayalini kuruyorum ... Bu kış yapmayı planladıklarımla gerçekler birbirine tutmadı sanırım. Neyse ki artık büyüdüm ben . Gerçekten büyümüşüm yani öyle büyük hayalkırıklıklarım falan olmadı .
     Hayat bu . Sadece bu . Ne eksik ne fazla. Kafa yormaya gerek yok hiç birşey için çünkü ; sadece göründüğü kadardır herşey . Bildiğin ,hissettiğin, duyduğun ve gördüğün kadar ... Sonuç aynı yöntem farklı ama istisnasız hep aynıdır .
    Biraz önce yakın bi arkadaşım 3 yıllık ilişkisine son verdi. Mevsim sonbahar tabi nolcağğdı ...Sesi baya kötüydü telefonda . Sadece ''geçecek'' diyebildim. Diyecek başka bişeyim yoktu zaten . Gerçek olan şu ki , geçecek . Başta kabullenmek çok zor olur biliyorum ama ; onsuz ölürüm ,onsuz naparım ben ,o giderse bittim hedehödö.  Yok böyle birşey lan valla bak . Afedersiniz ama bi sik olmuyomuş yani . Hele ki daha önce bir kere tattıysanız ayrılığı gerçekten bi sik olmuyo adama. Hayat aynen devam ediyor. Melonkoliye, mal gibi yerlere yapışıp hayvan gibi böğürmeye , ergen müzikleri dinleyip kırk yıllık ayyaşmışcasına mideyi bi ton içkiyle doldurup bedeninin ağzına sıçmaya hakkaten gerek yok . Hayatını bok etmenin anlamı da yok çünkü; nasılsa giden gitmiştir . Daha siksen döndüremezsin onu . Koymuştur kafaya çünkü bir kere .Kafaya koyduysa kalbe çoktan koymuştur  Zaten ilk kalpte biter herşey . Kalbinde bitirmediğin sürece , beyninde bitiremezsin bir insanı . Bunu bilecek kadar yaşadım da gördümde yaptım  da ...
     Herşey öyle basit ki insan hayatında , öyle ucuz bir yanı var ki aslında; mizah budur işte diyorum bazen... 3 kelimelik 5 kelimelik öyle birşeyler amk. Sadece susup oturmak gerek olman gereken yere. Birşeyler eksikse ya gerçekten oraya ait değilsindir ya da sahip değilsindir ona . Elinden gelen herşeyi fazlasıyla, kendinden bile ödün vererek yaptıysan sikmişim yani daha ne yapacaksın ki zaten yapmışsın yapacağını sen . Uğraşmıssın , çabalamışsın da sadece sen çabalamışsın işte . Kimseyi suçlamaya da gerek yok zorla olmaz bu işler herkesin bi sebebi var bi amacı var bu hayatta. Onun ki seninkine uymamış demek ki ve senin ki de onunkine ... Kafandaki bütün soruların cevabını ondan uyduruk bi şekilde aldıysan, şimdi siktirip gitme vakti gelmişte geçiyor demektir. Çünkü; sen ilişkin için her boku yaptın ve sen sen olmaya devam ettikçe zaten çok mutlu olucaksın ki . Bunları yüzümde kocaman bi tebessümle yazıyorum mesela . Bunu yapabildiğime göre gerçekten büyüdüm lan ben . Gerçek evrim bu işte .
 inanılmaz acı > dayanılmaz acı >çok fazla acı > çok acı > acı > az acı >hüzün > hafif bi burukluk  


     İnsan hayatının denklemi budur . Ters orantı. Biz büyüdükçe hissettiklerimiz küçülür . Yaşanmışlıklar hislerimizi küçültür . Ama acı iyidir karakter yapar... bol bol yiyin ama  saygıyı kaybetmeyin , kabullenin , ,mutlu değilseniz amaçsızca mutlu görünmeye çalışmayın,ailenizin ağzına sıçmayın çünkü herkes gidiyo ama onlar asla terk etmiyo , istediğnizi değil en doğru olanı seçin, gidin teşekkür falan edin hayatınıza girmiş herkes çok değerlidir mutlu olun lan işte iki saattir onu demek istiyorum aslında mutlu olmak insanın elindedir klasikler birki  hedehödö rererörörö blalblalblalaa ...




öpüşko :D

17 Eyl 2010

O

yarı kendi, yarı kendi uydurduğum öylesine birisi işte ...

10 Ağu 2010

özdemir asaf

sevgisiz bir bağlılık... 
bu, insanı yaşaya yaşaya öldüren bir yaşamda sürükler. 
sevgiyle bağlılık... 
bu, insanı öldüre öldüre yaşatan bir yaşamda sürdürür.



 fatal error dedikleri şey bu olmalı ! şimdi gidebilirsiniz.

7 Ağu 2010

saç e pörfekt dey

heraketli şarkıları sevmem ben.
sanki içlerinde hep bişeyler eksikmiş gibi gelir.
kimse şarkılardaki kadar mutlu olamaz bence.
olsa bile bir şarkı süresi kadar sürmez mutluluk.
o yüzden hep sahte gelir .


Trainspotting filmini izlemiş olanlar bilirler bu şarkıyı , şarkının çaldığı sahneyi de...sanki şimdi bu şarkı özetleyebilir herşeyi .
loue reed- such a perfect day

5 Ağu 2010

sonbahar hakkımı kış'a girmek için kullanıyorum

 sıcaklardan mıdır bilinmez ama yazdıklarıma bi göz atınca nolmuş lan bana ne biçim iğrenç duygusal bi hatun olmuşum ben demedim değil.
yaz bana yaramadı arkadaş zira her an ağlamaklı ,histerik ,ezik bi yaratığa dönüşmüşüm farketmeden . duygusal açıdan bitik şu yaz günlerinde  tek isteğim artık kışın gelmesi .
kışın Suzan Avcı yazın Hülya Koçyiğit kıvamında bi insan oluyorum çünkü . demek ki neymiş sıcaklar insanı her açıdan mayıştırıyormuş.
ayrıca montumu çok özledim ben . botlarımı da... bi kış gelsin ''donuyorum lan yeter'' dersem dilim kopsun. mahalle karıları gibi dır dır da etmiycem artık .sus diyince susucam , otur diyince oturucam  ; ama nolur kış gelsin artık .
kar yağsın böyle ne güzel. hava eksi derecelere indikçe benim saadetim artsın.
botlarımın altı hep kar olsun böyle ne güzel. gerekirse saçlarım ıslansın. 50 yasında hala koca arayan karılar gibi saçlarım bozuldu  diye bıdı bıdı da yapmıycam. bi kış gelsin hayvan gibi kahveye abanıcam zira yaz aylarında en sevdiğim kahve bile içilmiyormuş . yanarım ona yanarım .herşeyin tadı kışın çıkıyo işte fak.
en basit uyunmuyo bile yahu. hala yaz ne güzel ne güzelll diye götünden kelebekler çıkararak bikinilerle pıtır pıtır sahile koşan güruhu anlayamıyorum ben. hayır amaç piyasa yapmaksa onu kışın da yapabilirsiniz ki illa göt göbek baldır göstermeye gerek yok karşı cinsi etkilemek için.
kış gelse buz gibi bi sabaha uyansak, yorgana zımbalanmış gibi uyusak orda huzur bulsak falan olmaz mı ki.? terden yüzülecek kıvama gelmiş bir yatakta uyanmak hoş değil bence.
hem yaz şarkıları da iğrenç bence her yer demet akalın, hande yener, tarkan leyin çalıyor. lan ben hepsinden nefret ederken bütün hepsini ezberlemiş olmak nası koyuyo bilinmez. hepsini hafızamdan spatulayla kazımalıyım ki bidaha asla hatırlamamalıyım .
bodruma da gittik berberler mi desem sevdanın son vuruşu yok efendim aramadığım yer kalmıyor seni sabahtan yatana kadarlar evli mutlu çocuklular hey maşallah vay bana vaylar bana .
yaz ayları kış aylarının değerini anlamamız için yapılan 3 aylık bir sınavdır canıms stres içeriklidir lakin asla sevilesi değildir.
seneye de böyle olacaksa ben yaz aylarına Norveç'ten katılmayı düşünüyorum.
susmak aslında onaylamaktır ..
.
asla bilemezsin asla tahmin edemezsin seni  neyin beklediğini


asla, asla deme ki; asla dediklerini bir gün sen de yapabilirsin


susmak evet demektir aslında...


bilmekle duymak farklıdır sadece


bilirsin ama duymadıkça  inanamazsın
duyarsın ama bilmedikçe inanamazsın


bugün susturdum dünyayı sen konuş diye
bugün susturdum dünyayı ben duyayım diye ...


life is a song-patrick  park

4 Ağu 2010

herşey













.. sonsuz gözümde şimdi,
biliyorum sonsuza kadar yaşıycam ,
bugün sonsuzum ben,
şimdi biraz mutluyum sanki....











bang bang, he shot me down
bang bang, i hit the ground
bang bang, that awful sound
bang bang, my baby shot me down...

bir ki üç tıp !

biraz eğlenmek için gittiğimiz bi yerden dönüyoduk
herzaman ki gibi 2 3 saatliğine de olsa eğlenmeyi başarmıştık 
inanmadığımız şarkı sözlerine eşlik etmiştik 
en sevmediğimiz içki olan rakıyı içmiştik.
bir anda sustuk ikimizde
şarkı söylemeyi kestik
gülümsemeyi de...
telefonu çaldı ve hızla dışarı çıktı
arkasından baktım 
kalp atışlarını hissediyebiliyodum
heycanlanmıştı
arayan beklediği kişiydi tahmin ettiğim gibi
çok beklemişti
kimsenin kimseyi beklemeyeceği gibi beklemişti
inanmıştı gerçekten bi gün arayacağına
sessizce ve sabırla
''anla artık bidaha aramayacak'' dediğimde beni dinlememişti belli ki
ama o kazanmıştı .
benim anlamam gerekti artık 
''anla artık hiç bi zaman bilemeyeceksin''
arkasından gittim , emindim bana ihtiyacı vardı
gittim
ne oldu diye sordum
sustu
tekrar sordum
yine sustu
artık ben de susmuştum
karşı kaldırıma geçip hızlıca yürümeye başladı
bir daha asla gelmeyecek gibiydi
arkasından seslendim
''anla artık sevmiyo seni ''
bu sefer o koşmaya başladı
ben durdum
o konuştu
ben sustum
''anladım artık o hiç sevmedi beni''
yuvarlanan birşeyler var aşağı sanki
sadece dile getirmek gerekti...

3 Ağu 2010

denss vittt mi

... şimdi siktir et herşeyi nasılsa yarın hepsini unutacaksın ve aptal bi sabahta, aptal hayatına ,aptal hayallerinle, aptal insanlarla devam ediceksin ve belki bir gün herşeyin mükemmel olacağına inanmayı keseceksin .


 meraklısına
http://fizy.com/#s/1162ov